Şiir bir milletin düşünüş şeklidir!
Şiir bir milletin düşünüş şeklidir!
Uluslararası Eskişehir Şiir Buluşması’nın son gününde düzenlenen oturumda şiirin evrensel dili anlatıldı.
Tepebaşı Belediyesi’nin düzenlediği Uluslararası Eskişehir Şiir Buluşması sona erdi. Buluşmanın son gününde Şairlerin Çizgili Yüzleri Karikatür Sergisi ile Şiirin Evrensel Dili, Şiir ve Lezzet, Şiir ve Roman, Attila İlhan 100 Yaşında oturumları ve şiir okumaları ile müzik dinletisi yer aldı.
SERGİ AÇILDI
Üç gün boyunca sanat dolu etkinliklerin yer aldığı buluşmanın son günü, Şairlerin Çizgili Yüzleri Karikatür Sergisi ile başladı. Sergi açılışı öncesinde 29 Ekim Kadınları Derneği bandosu, Tepebaşı Belediyesi Özdilek Sanat Merkezi’nde marş çalarak renk kattı. Şairlerin, karikatüristlerin ve sanatseverlerin yanı sıra Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç’ın da katıldığı sergi, geniş bir katılımla açıldı. Açılışta konuşan Başkan Ataç: “13. Uluslararası Eskişehir Şiir Buluşması’nda böyle bir sergi organize etti. Karikatürist arkadaşlarımız çok güzel çalışmalar gerçekleştirmişler. Tepebaşı Belediyesi olarak, bir diğer büyük sanat etkinliğimiz olan Uluslararası Sanat Çalıştayı’nda hem şair hem ressam arkadaşlarımızı ağırlamıştık. Şimdi karikatürist arkadaşlarımız şiir dolu günlerimize ayrı bir renk kattılar. Çok güzel çalışmalar var. Elinize sağlık. Sanatın her dalı ayrı güzeldir.” dedi.
CLAİRE LAJUS İLE ŞİİRİN EVRENSEL DİLİ OTURUMU
Fransız Şair Lajus ve Haydar Ergülen’in konuştuğu oturumda şiirin evrensel dili anlatıldı. Claire Lajus oturumda şöyle konuştu: “Şiir, bir milletin dilini duyuş ve düşünüş şeklini, bir toplumun tüm üyelerini, yeryüzündeki tüm insanları etkiler. Yabancı bir şiirde çeviri olmasa bile duygulanabilirsiniz. Bir şeyler içinizde yankı yaratabilir. Bu evrensel bir dildir.”
Oturumda Lajus’a eşlik eden Ergülen ise Gazze’de yaşananların şiirlere yazılmasını belirterek şöyle konuştu: “Şiir yazmak için gerekçeye gerek yoktur. Şiir nedir sorusu, ‘Ben kimim’ sorusu gibi bir şeydir. Her türlü şey şiir için bir gerekçedir. İyi şiir kötü şiir yoktur, eğer evrenselse şiirdir. Şimdi Gazze saldırıları var. Buna kayıtsız kalmak mümkün müdür? Şiir sonuçta insanla yazılıyor. Toplumlar, kültürler yazılıyor. Gazze’de bir soykırım var. Bana kalırsa her şairin bir şeyler yazması gerekir.
ŞİİR VE LEZZET
Şiir Buluşması’nın son gününde Umuthan Tilev’in Şiir ve Lezzet’i konuştuğu oturum sanatseverlerle buluştu. Şair Akdoğan yemeğin ve şiirin benzer yanlarından bahsederek konuşmasına şöyle devam etti: “Şairler ve aşçılar için geçerli olan bir durum var, her ikisi de çok okumalı. Şair ve aşçı entelektüel birikimini kullanır. Şair sözcüğü alır, farklı bir yorum yapar, bir aşçı da tabağıyla farklı bir sunum yapar. Öte yandan, şiir ve yemek de sabır ister. Bir pilavın demlenmesi gibi, bir şiirin de beklemesi, demlenmesi gerekir. Kendimden örnek vereyim, lisede yazdığım şiirlere baktığımda, bazen “iyi ki bekletmişim” diyorum. Başka bir benzerlik, şiirde ve yemekte denge önemli. Yemekte çok tuzun olamayacağı gibi şiirde çok süslü kelimeler olamaz, bir yalınlık olmalı. Sevgiyle pişen bir yemeğin tadı başkadır, tıpkı içtenlikle yazılan bir şiir gibi.”
“ROMAN HER GÜN YANINDAN GEÇTİĞİMİZ SIRADANLIKLARIN AŞİNALIK ÖRTÜSÜNÜ KALDIRDIĞIMIZ ZAMAN ŞİİR ORTAYA ÇIKAR.”
Bir diğer oturum ise Yazar Hakan Akdoğan’ın konuştuğu Şiir ve Roman oldu. Yazar Akdoğan sanatseverlere kısaca şunlardan bahsetti: “Sanat kişinin kendisine dışarıdan bakma yöntemidir. Roman ve şiir aslında en çok kaygıyla uğraşır. Kaygı, kurucu bir öğedir. Kaygının ne kadar başat bir duygu haline geldiğini görüyoruz. Roman, her gün yanından geçtiğimiz sıradanlıkların, aşinalık örtüsünü kaldırdığımız zaman şiir ortaya çıkar. Belki de roman, şiirselliğe ulaşma arzusudur.”
ATTİLA İLHAN 100 YAŞINDA
Günün son oturumunun konusu Attila İlhan 100 Yaşında oldu. Neslihan Altun, Osman Palabıyık, Nilüfer Altunkaya; Attila İlhan ve şiirleri hakkında konuştu.
Neslihan Altun: “Attila İlhan emperyalizmin küreselleşmenin maskesi altında olduğunu söylemiştir. Emperyalizm artık kendinden söz ettirmemeyi başarmış durumda. Küresel güçler diyoruz, bazı odaklar diyoruz. Attila İlhan bunu görmüştür. ‘Şiir kendiliğinden oluşan bir duygu seli olamaz’ diyor Attila İlhan” şeklinde; Nilüfer Altunkaya: “Attila İlhan’ın entelektüel açıdan farkını yaratan şey, yeni bakış açılarını getirmesidir.” şeklinde, Osman Palabıyık ise, Attila İlhan’ın Abbas Yolcu kitabından alıntılar yaparak konuşmalarını gerçekleştirdi.
Oturumların son bulmasıyla Şiir Buluşması; şiir okumaları, Armağan Çakır ve Alev Yazıcı’nın müzik dinletisi ile devam etti. Şiir Buluşması’na katılan şairler, müzik eşliğinde şiirlerini okudular. Şiir okumalarının ardından, üç gün boyunca sanatseverlerin keyifle ve dikkatle takip ettiği 13. Uluslararası Eskişehir Şiir Buluşması sona erdi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

