Değerli okurlarım.
Şehrin gündeminde Eskişehirspor var.
Sadece kamuoyunda değil, halkın ilk gündemi de Eskişehirspor.
Bayram boyunca ellerini öpmeye gittiğim büyüklerimle ve aile ortamlarında konuşulan tek konu Eskişehirspor’du.
Sohbetlerden çıkardığım sonuç şu;
“Yeni sezona dair başlayan belirsizlik herkesin son derece canını sıkıyor”
Eskişehirliler, bir an önce Eskişehirspor’a dair kentin ileri gelenlerinden adım değil, adımlar bekliyor.
Bu konuda da kentimizi yönetenlere bir mesaj yollayayım.
Değerli takipçilerim.
Eskişehirspor’un bu denli gündemde olmasının sebebi “yeniden dönülen profesyonel ligde neler olacak?” sorusunun cevap arıyor oluşu.
Öyle böyle değil, 700 Milyon liralık borcun kapıda beklemesi çok büyük can sıkıyor.
Bu gerçek can sıkıyor ama kongreye sayılı saatler kala şehirde yaprak kımıldamaması aynı sıkıntıyı ikiye katlıyor.
Belki de bu psikolojiden ve bekleyişin uzamasından olsa gerek ahali de eski yönetimlere sardı.
Gündeme hangi isim atılsa “istemezük” kafası yeniden başrolde.
İsim vermek istemiyorum ama eski başkanlardan yöneticilere kadar hakaretin bini bir para.
Asıl üzücü olan ise, “Eskişehirspor kapansın, Yeni Eskişehirspor kurulsun” denilen zamanlarda sorumluluk alanların da hedef tahtasına konulması.
O isimler olmasa belki bugün, “Sokakta oyna, kaldırımda destekleyelim” cümleleriyle romantize ettiğimiz bir takımımız bile olmayacaktı.
Büyük vefasızlık değil mi?
Sevgili okurlarım.
Bu vefasızlık, maalesef ki Eskişehirspor’un en büyük düşmanı.
Büyük paralar bularak yükü omuzlayan Sayın Cemalettin Sarar’a tribünlerden edilen küfürlerden tutun, takımı 3. Ligden alıp Avrupa’ya kısa sürede götüren Halil Ünal’a varan yelpazede insanlara bu denli hakaretler edilmesinin kulübe yaşattığı zararı hangi sözlerle yazalım?
Kulübü kapanma noktasından alıp, para bulmak için gece gündüz çalışan başkanlara yapılan veryansınları nasıl yorumlayalım?
Maalesef ki bu vefasızlık sadece düne ya da bugüne de ait değil.
Bugün “Ulaş Başkan devam etsin” diyenlerin yarın alınacak iki mağlubiyet sonrası Ulaş Entok ve arkadaşlarına nasıl hönküreceklerini çok kolay tahmin ediyoruz.
Bugün takımı bataktan kurtarsanız, yeniden Süper Lige çıkarsanız üstüne üstlük Messi’yi bu takıma getirseniz, “Niye Ronaldo değil?” diye hesap soracaklarını görmek yine hiç zor değil.
Kıymetli takipçilerim.
Velhasıl kelam, Eskişehirspor’un rakip olarak kendisine başka takımlar aramasına gerek yok.
Bu şehrin vefasızlığı ve kıymet bilmezliği maalesef ki kulübün önündeki en büyük engellerden birisidir.
Sırf bu sebeple takım için sorumluluk almaktan kaçan, “Kendi paramla neden küfür yiyeyim?” muhasebesi güden onca güzel Eskişehirsporlu var bu kentte!
Maalesef ki tüm bu isimleri sırf bu yüzden kaybediyoruz.
Kendi elimizle Anadolu Efsanesine yazık ediyoruz.
Geçmiş bayramınız kutlu olsun.