Kıymetli okurlarım;
Hepimiz biliyor ki CHP çok zorlu bir süreç yaşıyor.
Birincisi, belediyelere yapılan operasyonlara karşı verilen siyasi mücadele…
Diğeri, yapılan kurultayın iptali ve arkasından parti yönetimine kayyum atanacağı iddiaları…
Beri yandan Manisa Belediye Başkanının vefatı gibi talihsiz olaylar can sıkıntısını daha da artırıyor.
Bir kördüğüm içine sokuldu CHP!
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, partiyi bunca hengâme içine itenlerin asıl amacını anlatıyor;
“Hedef şudur; Türkiye Cumhuriyeti ve Cumhuriyet Halk Partisi’ni parçalamak. Cumhuriyetle ilgili mücadeleyi devam ettirirken bu konuda en dirençli duran örgüt, grup, kurul Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Cumhuriyet Halk Partisi de giderek büyüyen, giderek halkın desteğini artıran konumda olduğu için en kolayı Cumhuriyet Halk Partisi’ni içeriden parçalamaktır.” diyor.
Değerli takipçilerim;
Başkan Kurt, meslektaşı olmaya aday olduğum gazeteci büyüğüm Ayşegül Hümmet’e anlatıyor tüm bunları.
Tek kelimesini bile atlamadan bir solukta okudum tüm tespitlerini…
Başkan Kurt’a göre, asıl hedeflenen CHP’yi ortadan kaldırmak.
Bununla birlikte de mevcut iktidarın, iktidarına devam etmek.
Kurt’un bu sözleri, CHP taraftarlarını daha da ateşleyecek, belki partiye daha çok sahip çıkmaya vesile olacak türden…
Kurt’un söyledikleri bu yönden epeyce anlam taşıyor.
Ve fakat!
Bize göre asıl değer taşıyan söylemleri, kentteki örgütlerle ilgili olanları!
Ne dedi Sayın Kurt?
“Şu andaki tabloya göre Eskişehir örgütü başarılıdır. Örgütlerin değiştirilmesini gerektirecek bir olayın ya da unsurun olduğunu düşünmüyorum. Mevcut yöneticilerimiz uyum içerisinde çalışmayı sürdürürlerse hiç kimsenin itiraz etme şansı olmayabilir!”
Dünden beridir şehirde konuşulan bu sözler, zaten olması gerekenleri mi içeriyor, bir tavsiye mi yoksa bir çağrı mı belirtiyor herkese göre değişiyor…
Kurt’un o açıklamalarından kim kendisine hangi payı çıkaracaksa çıkarsın.
Bu mesele beni aşar.
Ancak Kurt’un “CHP’yi dışarıdan dizayn etmek istiyorlar” tespiti ile örgütlerin uyumlu yol alması gerektiğine dair görüşünü birleştirdiğimizde sorumlu bir yönetici profili ile karşı karşıya kaldığımızı kolayca belirtebilirim.
Kıymetli takipçilerim.
Şöyle anlatayım…
Sahiden iktidar gücünün hedefi CHP’yi içeriden bitirmekse, CHP’nin bu saatten sonra iç kavgalarla geçireceği tek saniye boş zamanı kalmamış demektir.
Ben bu şehrin genç bir bireyi olarak Kurt’un açıklamalarını, bu yüzden “Kurt’un sorumlu bir duruşu” olarak yorumladım.
Örgütlere uyumlu çalışma telkini yapması ve buna uyulması durumunda şehirdeki örgüt seçimlerinin huzurla biteceğini söylemesi, gelecek adına CHP’nin elini epeyce kolaylaştıracaktır zira…
Değerli dostlar.
‘Kurt’un her kelimesi anlam taşıyan mülakatında ortaya koyduğu bu bilince teşkilatlar da karşılık vermeli’ diye düşünenlerdenim.
Eğer CHP, Kurt’un da dediği gibi içten yıkılma saldırıları yaşıyorsa, örgütlerin her bir kurumu ve bireyi aynı sorumlulukla hareket etmelidir.
Beri yandan seçilmesinin ardından partiye huzuru getiren Talat Yalaz gibi bir aklın da partide en yetkili kişi olduğunu düşündüğümüzde, anlatageldiğimiz bu sorumluluk bilincinin partide daha da pekişeceğini hemen anlayabiliriz.
Bu da partiyi şehir kamuoyunda beklenenin aksine daha sakin, daha durgun ve asıl hedefine odaklanmış bir kongreler sürecine taşır.
Kurt’un açıklamalarını ben bu şekilde okudum.
Kalın sağlıcakla.