Kıymetli dostlarım; Sayın Kazım Kurt’un ESTV’de sözünü ettiği partideki değişime dair söylediklerini izleyince, gözlemlerimden yola çıkarak tespitlere dayalı bir yazı kaleme almaya karar verdim. Bu yüzden kongreler sürecinde estirilen romantizm rüzgârlarını bırakıp gerçeklere dikkat çekmek istedim. “CHP’de birlik, beraberlik zamanıdır” laflarıyla kimsenin kimseyi kandıramadığı realitesi mesela! CHP’de böyle lafları kimse yemez, yediremezsiniz! Eğer ileride ışık varsa o ışığa ne olursa olsun yürünür CHP’de. Partinin yaşadığı sıkıntılar, baskılar, yediği operasyonlar falan vız gelir, tırıs gider bu kişiler için… O kongreler kesin olarak 2 adaylı olur. Işığı gören çok olursa 3, 4 adaylı bile olur, hatta sonunda sandalyeler havada uçuşur. Değerli okurlar. İşin gerçeğini konuşmaya, CHP’nin tarihinde neden ilk kez tek adaylı kongre yaptığının esas nedenlerine bakmaya devam edelim. Bu noktada şu tespiti hemen yapalım; “CHP kongrelerinin Eskişehir’de tek adaylı geçmesinin sebebi birliktelik çağrıları değildir. O neden, yeni düzene eskilerin ayak uyduramamasıdır!” Bu tespiti yaptıktan sonra yeniden buraya gelmek üzere değişimlerle yazımıza devam edelim. Kıymetli takipçilerim; Dünya değişirken, ülke değişirken, konjonktürler değişirken, siyaset değişirken partilerin dönüşmemesi mümkün mü? Yıllardır partide tahakküm kuranların ve onların son halkası olan Kılıçdaroğlu’ndan kurtulup yeni isimlerle, yeni söylemlerle halkın karşısına çıkılması bu değişimin en büyük örneği değil mi? CHP’nin son mahalli seçimlerden AK Parti’nin kalesi olan kentleri bile kazanarak çıkması aynı değişimin bir sonucu değil mi? Yerel ölçekten bakarsak, bu değişim Talat Yalaz’ın o meşhur kongrede seçilmesi ile doğmadı mı? ‘Oradan bağlandı, buradan bağlandı’ denilen parti delegelerinin o kongrede zincirlerini kırıp atması, bu değişimin Eskişehir’deki ilk adımı olmadı mı? Talat Yalaz ile her geçen gün daha da değişen, değiştirilen, yeni yüzlerle, nitelikli isimlerle donatılan partinin seviyeli hali, o gün başlayan yenilenmenin bugünkü sonucu değil mi?  İşte tüm bunları yan yana getirdiğinizde CHP’deki tek adaylı kongrelerin “Birlik beraberlik” çağrıları yüzünden değil, değişime ayak uyduramayanların Yalaz’ın başlattığı ve geliştirdiği yeniliğe refleks gösterememesinden kaynaklandığını kolayca çözeriz. Bu yüzden tek adaylı kongrelerin Kazım Kurt’un deyimiyle, “eski kulağı kesiklerin” artık eskilerde kalmasından kaynaklanmasıyla ortaya çıktığı muhakkak. Tek adaylı kongrelerin başlayan değişimle partiyi parti kültürünü daha çok özümsemiş insanların çok olmaya başladığından yaşandığı çok belli. Sayın okurlarım. Tüm bu tespitlerden yola çıkarak bugün CHP’nin geldiği ve gelecekte neler yaşayabileceğini de tahmin edebiliriz. Uzak değil, yakın gelecekte dahi artık rakı masalarında değil, CHP’nin işinin ehli, kültürlü, siyaseti bilimsel ve halkçı temeller üzerinde yapacak yeni ve “tanınmamış” isimlerce dizaynedileceğini ve dahi yönetileceğini görmek çok da zor olmaz. Kıymetli dostlarım. Hepsiyle beraber, sözünü ettiğim değişimi partiye kazandıran ve her geçen gün yenilenmeye hız veren İl Başkanı Talat Yalaz’ın da parti tarihine bu vesileyle daha şimdiden geçtiğini söyleyerek bitirmeliyim yazımı. Herkese mutlu günler dilerim.