Eskişehir’de AK Parti yereli kazanamıyor.
Kazanamamasını geçtik, elinde olanı da kaybediyor.
Hele son seçimler tam bir fecaat!
Merkezde çıkarılan yanlış adaylarla çok büyük fark yedi AK Parti.
Yerinde ağır olan taşları da oynatarak kırsalı bile ikram etti CHP’ye.
Gitmez denilen Sivrihisar, kaybedilmez denilen Beylikova’yı CHP’li yaptılar!
Ortada siyaseten yapılan çok büyük yanlışlar olduğu apaçık.
Şöyleydi, böyleydi gibi sözlere sığınıp bahaneler üretmeye hiç gerek yok.
Yapılacak olan çok basit bir şeyi başaramadı AK Parti.
“Sadece Erdoğan ismi üzerinden alınan onca oyun üzerine biraz daha oy eklemek!”
Evet, bu kadar basit.
Lakin bu basit işi bile başaramadı AK Parti.
Birkaç küçük belediye harici elinde belediye dahi yok koskoca iktidar partisinin…
+++
Neden böyle olduğunun çeşitli sebepleri var.
Bunların başında son seçime kadar şunu söylüyorduk;
“AK Parti, Eskişehir’de yaptığı hizmetleri yeterince anlatamıyor!”
Bu önemli bir geçer sebepti.
Ancak artık bu tür gerekçeler de miadını doldurmuş durumda!
Zira halkla tamamen irtibatı kesmiş, salonlara kapanmış bir AK Parti var şimdilerde...
Eskişehirliyle bağını koparmış bir AK Parti’nin seçim kaybetmesinde başka sebep aramaya gerek var mı?
Kısacası;
AK Parti Eskişehir’de kaybetmeye, her geçen seçim daha da büyük kaybetmeye başladıysa, nedeni vatandaşla tamamen irtibatı koparmasından kaynaklıdır…
+++
Öyleyse toparlamak için ne yapmak lazım?
Öncelikle göstermelik gezmeleri, fotoğraf çekinmek için yapılmış buluşmaları, Eskişehir’i çok seviyormuş gibi yapılan pozları bırakmak lazım.
“CHP’ye çakalım, rutini bozmayalım. Nasıl olsa oyları Reis alıyor. Böyle devam edersek konforumuzu kimse bozmaz, bozamaz!” zihniyetinden vazgeçilmeli.
“Şehrin iktidarındaki isimlere ağzımıza ne gelirse sallayalım, bu sayede süreci seçim dönemine kadar taşıyalım. Listeye girer bir yerlere girersek ne âlâ. Giremezsek de bir yerlerden koltuk elbet buluruz” planları kenara bırakılmalı.
“Ben senden daha güçlüyüm, daha fazla tanınıyorum, daha fazla biliniyorum” egoları hızla terk edilmeli.
Partinin içinde kendi partililerine poz yapanlar kendilerine çeki düzen vermeli.
En önemlisi;
Tüm bunları terk edip, salonlardan, protokollerden çıkıp halkın arasına karışanların;
Binlerce şehirliyi her fırsatta sosyal proje gibi bir araya toplamayı başaranların;
Kentin meselelerini dert edip, çözümü için koşturanların;
Gidilmedik ilçelere, beldelere, köylere gidip mesai harcayanların;
Parayla, pulla, makam, mevkiiyle, egoyla, kibirle, büyüklükle, güçle işi olmayanların ayağına basmayın!
Bu sebeple halkın gözünde yükseldikçe yükselenlerin arkadan ceketini tutup aşağı çekmeye çalışmayın.
Partinin adını kullanıp menfaat kapısını aralamak isteyenler yerine, sahada maddi manevi fedakârlık yapanların moralini bozmayın.
Ve daha da kıymetlisi;
AK Parti’yi tekrar halkla buluşturan çalışmalara, bunları başaranlara sırt dönmeyin.
+++
Eğer bunlar yapılır, AK Parti, geçmiş yıllardaki gibi topyekûn bir mücadele içinde olursa bir nebze CHP’ye yerel siyasette yakınlaşma adımı atmış olur.
Yok, yakın geçmişten bugüne taşınmış umursamaz siyasi tavırlar değiştirilmezse bir sonraki seçimler, AK Parti adına çok daha vahim sonuçlar doğurur…
Şimdiden söyleyip, tarihe not düşelim…