CHP’de “Biz biat etmiyoruz” sloganı altında mevcut yönetimlere muhalif bir grup var.
Bu grubu oluşturanları, grubun başını çekenleri herkes biliyor.
İsim zikretmeye gerek olmadığını biliyorsunuz.
Yıllardır parti içi yarışlara katılır dururlar.
CHP denilince ilk akla gelenlerdir onlar.
Hattı zatında partileri kendilerine olan vefasını çoğu zaman göstermiştir.
Bu isimleri kâh belediye başkanı adayı kâh milletvekili adayı olarak da görmüşsünüzdür.
Şimdilerde de delege adayı oldular.
Kendilerine göre partinin ağır abileridir bu isimler.
Bu yüzden de her dönemde hep bir makamda olmak dilerler.
Bunu yapabilmek adına içinde bulundukları imkân ve olanaklara da pek aldırmazlar.
Örneğin;
Aylardır şehir kamuoyu, “CHP iç kavgaları sonraya ertelemeli, şimdilerde birlik beraberlik zamanı” yorumları yaparken onlar “Biz kimseye aldırış etmeyiz” havasına girdiler.
Partiyi çeşitli makamlarda temsil eden diğer kurmaylar da bu yönde çalışmalar yaparken, muhalif grup delege avına çıktı.
Yahu Ahmet Ataç gibi bir ismin bile;
“Odunpazarı’nda Kazım’ın listesini destekliyoruz” dediği bir ortamda söz konusu grup liste oluşturmaya kalktı.
Yetmedi…
“O’nu istemiyoruz, bunun o makamda ne işi var, o gitsin, bu gelsin” taleplerini kamuoyu önünde yüksek sesle dillendirdiler.
Yine de tek bir kişi bile söz konusu bu gruba karşı tek laf etmedi.
Üstüne üstlük;
Hemen herkes, “Çok adaylı yarış demokrasinin gereğidir, partiye güç katar” diyerek muhalif gruba olan saygılarını gösterdi.
Bu tablo altında girilen seçimlerde elbette sağduyu kazanacaktı.
“Yok belediye gücü, yok delege adaylarının patron korkusu, yok seçim saati, yok sandık görevlileri neden bizden değil!” gibi bir ton bahane üretmeye başladılar.
Yine de ama yine de tek bir kişi bile çıkıp, ortalığı velveleye salacak karşı çıkışta bulunmadı.
Söyleyecek sözü olan partililer sandıkta konuşmaya karar verdi.
Sonuçta partililer, yıllardır CHP’de siyaset yapan ama geçmişte AK Parti ile de yol yürümüşlere, “Biz olmadan kimse seçim kazanamaz” havasını hiç bırakmayanlara gerekenleri söyledi.
Kendi semtlerinden bile delege olarak çıkamayan bu isimler, aldıkları ağır yenilgilere elbette bundan sonra da kılıf uyduracak.
“Biat etmiyoruz” seslerini daha da yükseltip, taraftar toplama gayretine devam edecekler ama sonuçların çok da değişmeyeceği şimdiden belli.
+++
Bu arada elbette asıl önemli olan ana gövde!!
Yani CHP’nin kurumsal değeri.
O değeri Eskişehir gibi kale olmuş bir kentte ayağa düşürmemek için son günlerde yapılan çabaları da takdir edelim.
Bazı partiyi ayağa düşürme girişimleri hariç, geçmişte yapılan hatalardan ders alanların, partiyi en iyi şekilde temsil etme ve şu zor günlerden çıkarmaya dair adımlarının çok değerli olduğunu belirtelim.
Kongrelerin bittiği güne kadar mutlaka ki yönetimlerden birileri gider, yeni birileri gelir ama şu günlerdeki kavgayı, gürültüyü ve çekişmeleri bir kenara koyanlara bir takdir yollayalım.
Zira Eskişehirliler de dahil şu an tüm toplumun CHP’den beklediği tam da budur…