Millet olarak biraz balık hafızalı olduğumuz kesin. Özellikle ülkemiz siyasetine yön verenlerin geçmişte yaptıkları konuşmaları hemen unutuveriyoruz. “Terör örgütü ve yapıları ile yan yana gelen şerefsizdir!” denilen günler vardı mesela… “CHP iktidara gelirse terör örgütü ve onun uzantısı partililer elektrik faturalarını okuyacak!” denildiği de daha dün gibi… Bunu söyleyenlerin o sözlerini unutup bugün sözü edilen partiyle iş birliğine gitmesi çok enteresandır mesela. Asıl şaşırtıcı olan bu partilerin, terör örgütünün siyasi uzantısı olan partiyle halkı korkutarak iktidara gelmeleriydi. +++ Neyse… Derin mevzulara girmeyelim. Biz dönelim yine şehrimize… Sözünü ettiğimiz unutkanlık bazı kesimler için Eskişehir’de de geçerli! Örneğin Başkan Ataç’ın göreve gelmeden önceki Tepebaşı’nın halini çabuk unutuyor bu kesim. Azınlıkta da olsalar hemen her fırsatta, “Tepebaşı sokakları çukurlarla dolu” diye başlıyorlar lafa… Çoğu müteahhitler eliyle ortaya çıkarılan sıkıntılı yerlerin fotoğraflarıyla akıllarınca algı yaratmaya çalışıyorlar. Neyse ki Eskişehirlinin büyük çoğunluğu eski günleri hiç unutmuyor! Tepebaşı’nın çamurlu sokakları, olmayan kaldırımları, batağa dönmüş arsaları, pislikten geçilmeyen, girilmeyen caddeleri daha dün gibi herkesin gözü önünde… Evden çıkıp daha otobüs durağına varmadan insanın sırtına kadar sıçrayan çamurlar ha keza hatırımızda… Ayakkabıların altına dolan bir karış çamur yüzünden yürüyemez hale geldiğimiz günleri nasıl unuturuz? Hatırlar mısınız? Sırf bu yüzden özellikle toplu kullanılan alanların kapılarının önüne demirden bir levha çakılırdı. Gelenler ayaklarındaki çamurları silsinler diye! Hatta bazı camilerin, kamu kurumlarının ve yine hatta bazı evlerin önünde o levhalar adeta ibret için hâlâ durur! Çamurlu günlerin mirasıdır o demirden levhalar zira… +++ Bugün Tepebaşı Belediyesi tarafından bir haber servis edildi. Haberde belediye ekiplerinin aynı anda 9 mahallede yol çalışması yaptığından söz ediliyor. Başkan Ataç ise, bu çalışmaları bazılarının unuttuğu o demir levhalı Tepebaşı’nı hatırlatarak yorumluyor. Diyor ki; “Tepebaşı yıllarca süren bir emeğin neticesinde bu seviyelere geldi. Çalışma arkadaşlarımız, 1999’da göreve geldiğimizde göz ardı edilmiş koca bir ilçeyi adeta ilmek ilmek dokudu.” Başkan Ataç’ın sözlerini okuyunca bu yazıyı yazalım istedik. Eski Tepebaşı’nın halini balık hafızalılara bir kez daha hatırlatalım; Bugünkü modern Tepebaşı ile de bir kıyas yapma şansı verelim dedik. Elbette böyle bir kıyası yapacak istekleri veyahut kapasiteleri varsa!