Kim ne derse desin, Eskişehir’in en çok tartışılan kurumlarının başında ESKİ Genel Müdürlüğü geliyor.
ESKİ’nin şehrin su ihtiyacının giderilmesi noktasında geçmişte çok büyük hataları oldu.
Kalabak damacanalarının tarihinin geçmiş olmasına rağmen kullanılmaya devam edilmesi örneğin…
Belirlenen zamlar öncesinde Eskişehirlilerin sumatikler önünde dakikalar süren kuyruklarda bekletilmesi mesela…
Sumatiklerde otomat yerine paranın elden alınarak Türkiye’ye rezil olunması veyahut…
Kurum içinde yaşandığı iddia edilen liyakatsiz görevlendirmelerin de sosyal medyada tartışılması…
Teknoloji yapay zeka dönemine girmesine rağmen halen sağlıklı bir online su yükleme sisteminin kurulamamış olması…
+++
Farklı sıkıntılar da yok değil!
Zaman zaman halkın su arızalarına gerekli zamanlarda müdahale edilmemesi gibi şikâyetlerini duyuyoruz.
Su havzalarında yapılan vahşi sulamaların yeterince denetlenemediği serzenişleri zaman zaman işitiyoruz.
Bununla birlikte pek çok uzmanın, “Porsuk Barajı kuruma tehlikesinde!” tespit ve uyarılarına rağmen yıllardır yeni bir su kaynağının temin edilememesi yönünde halkın yaşadığı endişelerin giderilmemesini de sayalım.
Elbette her kurumun eksik yanları, yetişemediği zamanları olacaktır…
Lakin bazı kusurların hoş görülecek yanlarının olmadığını da söylemeliyiz…
+++
Hoş görülmeyecek bir tavra da son günlerde şahit oluyoruz.
Konuyu gündeme meslektaşım Arif Anbar taşıdı…
ESKİ’nin merkezdeki 3 belediyeye de “Parkların sulanmasını durdurun!” yazısı göndermesinin, bununla birlikte bu parkların nasıl sulanacağına dair de herhangi bir görüş belirtmemesinin savunulacak tek yanı yok!
Dahası var…
Aynı tavrın kırsal ilçelerde bir yazıya dahi gerek duymaksızın gösterildiği iddiaları konuşuluyor.
Yine konuşulanlara göre, park sulamalarının kesilmek istendiği, ilçe belediye başkanlarının buna karşı çıktıkları;
Sonrasında park sulamaları için belediye başkanlarına ESKİ’nin “sayaç takarız” çıkışı yaptıkları öne sürülüyor.
+++
Şimdi hepsini bir araya toplayıp bir çıkarım yapalım…
Fotoğrafı karşımıza koyduğumuzda ortada bir başarısızlık olduğu çok açık!
Bu başarısızlığa, parkların sulamasını durdurmak isteyen bir kurumun var olduğunu da eklersek, birilerinin zarar görecek olması da aşikâr hale gelir!
Peki, o zararı kim görür?
Elbette Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce!
Zira vatandaş, yaşadıkları karşısında ESKİ ve yöneticilerini değil;
Bizzat Ayşe Başkan’ı olup bitenden sorumlu tutar…
Hele hele zaten 3-5 parkı olan kırsal ilçelerde park sulamalarını durdurmaya kalkışmak, ilçe halkıyla direk Ayşe Başkan’ı karşı karşıya getirir…
Genel sekreterliği döneminde kırsala yaptığı hizmetlerle ilçe halkının büyük sevgisini kazanmış;
Başkanlığı döneminde yeni projeleri ile bu sevgiyi daha da artırmış;
Bununla birlikte samimi ve içten bir profil çizerek vatandaşın sürekli yanında olan bir Ayşe Ünlüce’nin tüm bu kazanımları büyük riske girmez mi?
O zaman şu soruyu da ekleyelim;
“ESKİ ne yapmak istiyor?”
+++
Sonuç kısmında ise birkaç gündür bazı medya organlarında güldüren yorumlara maruz kaldığımızı da söylemeden geçemem…
Ortaya öylesine komple teorileri atılıyor ki sahiden insanın ağzı şaşkınlıktan bir karış açık kalıyor…
Bir kurumun yaptığı hataların haber olmasını sindiremeyen bu kişi veyahut kişiler, tüm bu işlerin arkasında Kazım Kurt’un olduğunu söyleyecek kadar hayal dünyasında yaşıyor.
Daha doğrusu, epeyce geniş olan bu hayal dünyaları ile hem bir başarısızlığı örtmeye çalışıyor hem de akıllarınca siyasi bir kumpas kurmanın derdine düşüyorlar.
Peki, oluşturulmak istenen bu algıdan kim zararlı çıkar?
Elbette yine Ayşe Ünlüce…
Zira Ünlüce’yi Kazım Kurt’un operasyonuna maruz kalıyor gibi göstermek;
Kazım Kurt’un, Ünlüce’ye oyun kurduğu havasını yaratmak;
Dahası bir Ünlüce-Kurt kavgasının fitilini ateşlemeye kalkışmak kime yarar?
Onun da cevabını siz verin!