Gürhan Albayrak, şehir siyasetine yepyeni bir hava getirdi.
Aynı enerjiyi kim ne derse desin partisine de kattı.
Gece gündüz durmadan çalışan bir parti çıkardı ortaya.
Şehrin gidilmeyen yerlerine giden AK Parti görür olduk.
Şehir gündemine dinamik bir biçimde giren parti izlemeye başladık.
Kentin çözüm bekleyen sorunlarına eğilen, yeri geldiğinde çözüm üretilen bir süreç yaşanır oldu.
Partisine, fikrine, sosyal statüsüne, kimliğine bakılmadan ortak paydada Eskişehir varsa iş birliğinden kaçmayan bir parti belirdi.
Durum böyle olunca eski AK Parti tarihte kaldı, yeni bir siyaset yolu izleyen, kurmaylar arasındaki çekişmeleri bitiren dinamik bir yapı oluştu.
+++
Her şey eskisi gibi olsun isteyenler de nedendir bu tempoya ayak uydurmak yerine kapalı kapılar arkasından dedikodu üretmeye başladı.
Yine eskiden olduğu gibi sorularına istediklerini yanıtları alamayanlar, yeni düzene sırt çevirir oldu.
İş odaklı, çalışma odaklı, hizmet odaklı parti hüviyetine alışık olmayanlar;
Aynı şekilde yeni parti disiplinine ayak uyduramayanlar güçten düşmeye başladı.
İşte tüm bunlar yine kasıtlı bir şekilde;
“Parti içinde büyük sıkıntı var!” söylentilerini kulaktan kulağa yayar hale geldi.
Tüm bunlara bir de bazı istifalar eklenince ortaya “Sanal bir kriz” çıkarıldı.
+++
Tüm bunların elbette bir sebebi var!
Daha doğrusu belirlenen bir hedef var ve o hedefin Gürhan Albayrak olduğu da son derece net biçimde ortada duruyor.
AK Parti’yi CHP’lileştirmeye;
CHP içinde yaşanan ayak oyunlarını AK Parti içinde yapmaya çalışanların tek derdinin Gürhan Albayrak olduğunu bilmem söylememe gerek var mı?
Öyle görünüyor ki, AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak, şimdi böyle bir senaryo ile karşı karşıya ve bunun kısa süreli sancılarını yaşıyor.
Şu bir gerçek ki ilerleyen dönemlerde de yaşamaya devam edecek.
Zira partiyi ele geçirmek, istedikleri gibi yönetmek, istedikleri isimlerle yol yürümek isteyenler, bundan sonraki süreçte de rahat durmayacak, bir ileri iki geri yöntemlerle Albayrak ve arkadaşları ile uğraşmaya devam edecek!
+++
Anlatageldiğim gibi…
Söz konusu senaryo, şehir siyasetine hiç yabancı olmayan, bilindik, tanıdık, daha önce de farklı kurum ve kişiler üzerine defalarca yazılmış eserlerin yeni versiyonudur!
Güncellenmiş hali de apaçık ortada olduğu için, bu saldırıya maruz kalanlar olan bitenin farkındadır.
Anlayacağınız;
Eskisi gibi ortada bu bilindik girişimlere pabuç bırakmayacak bir gücün de var olduğunu gözlemlediğimizi kolayca söyleyebiliriz…
+++
Neyse…
Konuyu dağıtmayalım, yeniden başa dönelim.
Artık Eskişehir’de “Gürhan Albayrak otoritesi” diye bir gerçek var.
Bu otorite, öyle tanıdık numaralarla yıkılacak, devrilecek, sendeleyecek bir otorite değildir.
Zira bu otorite gözünü hizmete, Eskişehir’e katkıya, çalışmaya çevirmiş durumdadır.
Bundan başka gündemi olmadığına inandığım Albayrak ve arkadaşlarının yollarına, tüm bu numaraları umursamadan bildikleri şekilde yürüyeceklerini sanıyorum.
Bu noktada Gürhan Albayrak’ın yeni dönem siyasetinden rahatsız olanların sayısının ilerleyen günlerde belki artacağını şimdiden öngörebiliriz ama gidilen yolun doğru bir yol olduğunu da söylemeden geçemeyiz.
Tek merak konusu da ancak şu olur;
“Bu zorlu, dikenli, meşakkatli yolda kimler birlikte yürüyecek, kimler vazgeçip kenara çekilecek?”
Bunu da zamanla izleyip göreceğiz…
Kolay gelsin…