sezerler
büyükşehir abonman
Sedat Aydoğan
Köşe Yazarı
Sedat Aydoğan
 

HALKIN DA BİR HESABI VAR SANKİ!

En temel ihtiyaç olan gıda temini için pazara giden vatandaş filesinin yarısını bile dolduramıyor. Koskoca yaz geçti, dar gelirli doğru dürüst meyve yiyemedi. Takip edenler bilir; Eskişehir’de bir gazeteci, “Canım mevsiminde yerseniz hem ucuz hem sağlıklı yersiniz” diye bir tweet atmıştı. Gelin görün ki Şeftali 120 lira, Üzüm 80 Lira… Fiyatlarını da geçtim bu yıl ne kiraz, ne kayısı, ne erik gördük! +++ Emekli ne yapacağını, nasıl yaşayacağını şaşırdı. Kirada oturanın zaten vay haline. Maaş ancak faturalara, pazara, bakkala ancak yetiyor. Yıllarını iş hayatına vermiş milyonlarca emekli sadece hayatta kalmak için yaşıyor. +++ Mevcut maliye yönetimi göreve geleli 2 seneden fazla oldu ama faizler halen çok yüksek. Tam düşer derken yeniden yükseliyor iyi mi! İş dünyası krediye ulaşamıyor, para arayan vatandaş bankaların önünden geçemiyor. Sadece bu yüzden kredi kartları çoktan patlamış; Ödenmeyen kredilerde rekorlar kırılmış. Yüksek faizler, zengini daha da zengin etmiş, fakiri iyice fakirleştirmiş. Paradan para kazananlar imparatorluklarını ilan etmiş; Gariban 1 kilo et alabilmenin hayaline düşmüş. +++ Vergi deseniz artık sorma ver parasına dönmüş. Neredeyse attığımız adımdan, aldığımız havadan vergi alınır duruma gelinmiş. Araç alırken bir araç da devlete alan vatandaş, akşam efkâr dağıtmak için iki şişe de yine devlete alır olmuş. Akaryakıt fiyatları rekorlar kırmış, altın sıradan halk için kuyumcunun vitrininde seyirlik olmuş. Buna karşılık dev holdinglerin milyonlarca dolarlık devlet borçlarına dönüp bakan bile olmamış. +++ Paranın zerre değeri kalmamış. Maalesef paramızdan düğünlerde yelek yapılıp damada giydirilir olmuş. Bir çanta dolusu para birkaç saatte biter hale gelmiş. Yanında nakit para bulunduran insan kalmamış. Pek çok kişinin kahveye gidip çay içecek cebinde parası yokmuş. +++ Hele ki sokaklar… Çeteler, çetecikler, kendisini mafya sananlar köşe başlarını tutar olmuş. Sıradan insanlar, caddelerde, sokaklarda korkarak yürümeye başlamış. Zira neredeyse her gün bir sokakta işlenen cinayetler sıradan bir hal almış. Esnaf haraç tehditleri altında yaşar hale gelmiş. Düşünün ki koskoca özel harekât ahalinin dükkânı önünde nöbet tutar olmuş. +++ Gelelim şimdi siyasete… Sorun çözecek olan, halkın feryadına derman olacak siyasete, siyasetçilere… Onların gündeminde ne var bakalım… Terörist başını muhatap alıp, kurulan komisyonlar. Tutuklanan belediye başkanları. CHP’ye yapılan operasyonlar. Gözaltına alınan, cezaevine gönderilen parti liderleri. El konulan holdingler. Vs. +++ Hepsini bir araya getirelim. Karşımıza şu sonuç çıkıyor; “Halk kendisiyle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir gündeme maruz bırakılıyor. Sorunlarına çözüm beklerken, sorunların daha da arttığına tanıklık ediyor. Siyasetçilerin farklı hesapları olduğunu görüp, kendi hesaplarını yapıyor. O hesap, çarşıya pazara uymuyor ama belki sandığa uyar diye de beklemeye devam ediyor…” Belki yanılıyor olabiliriz, belki her şey tam tersidir ama bizim gördüğümüz, gözlemlediğimiz durum tam da bundan ibaret…
Ekleme Tarihi: 16 Eylül 2025 -Salı
Sedat Aydoğan

HALKIN DA BİR HESABI VAR SANKİ!

En temel ihtiyaç olan gıda temini için pazara giden vatandaş filesinin yarısını bile dolduramıyor.

Koskoca yaz geçti, dar gelirli doğru dürüst meyve yiyemedi.

Takip edenler bilir;

Eskişehir’de bir gazeteci, “Canım mevsiminde yerseniz hem ucuz hem sağlıklı yersiniz” diye bir tweet atmıştı.

Gelin görün ki Şeftali 120 lira, Üzüm 80 Lira…

Fiyatlarını da geçtim bu yıl ne kiraz, ne kayısı, ne erik gördük!

+++

Emekli ne yapacağını, nasıl yaşayacağını şaşırdı.

Kirada oturanın zaten vay haline.

Maaş ancak faturalara, pazara, bakkala ancak yetiyor.

Yıllarını iş hayatına vermiş milyonlarca emekli sadece hayatta kalmak için yaşıyor.

+++

Mevcut maliye yönetimi göreve geleli 2 seneden fazla oldu ama faizler halen çok yüksek.

Tam düşer derken yeniden yükseliyor iyi mi!

İş dünyası krediye ulaşamıyor, para arayan vatandaş bankaların önünden geçemiyor.

Sadece bu yüzden kredi kartları çoktan patlamış;

Ödenmeyen kredilerde rekorlar kırılmış.

Yüksek faizler, zengini daha da zengin etmiş, fakiri iyice fakirleştirmiş.

Paradan para kazananlar imparatorluklarını ilan etmiş;

Gariban 1 kilo et alabilmenin hayaline düşmüş.

+++

Vergi deseniz artık sorma ver parasına dönmüş.

Neredeyse attığımız adımdan, aldığımız havadan vergi alınır duruma gelinmiş.

Araç alırken bir araç da devlete alan vatandaş, akşam efkâr dağıtmak için iki şişe de yine devlete alır olmuş.

Akaryakıt fiyatları rekorlar kırmış, altın sıradan halk için kuyumcunun vitrininde seyirlik olmuş.

Buna karşılık dev holdinglerin milyonlarca dolarlık devlet borçlarına dönüp bakan bile olmamış.

+++

Paranın zerre değeri kalmamış.

Maalesef paramızdan düğünlerde yelek yapılıp damada giydirilir olmuş.

Bir çanta dolusu para birkaç saatte biter hale gelmiş.

Yanında nakit para bulunduran insan kalmamış.

Pek çok kişinin kahveye gidip çay içecek cebinde parası yokmuş.

+++

Hele ki sokaklar…

Çeteler, çetecikler, kendisini mafya sananlar köşe başlarını tutar olmuş.

Sıradan insanlar, caddelerde, sokaklarda korkarak yürümeye başlamış.

Zira neredeyse her gün bir sokakta işlenen cinayetler sıradan bir hal almış.

Esnaf haraç tehditleri altında yaşar hale gelmiş.

Düşünün ki koskoca özel harekât ahalinin dükkânı önünde nöbet tutar olmuş.

+++

Gelelim şimdi siyasete…

Sorun çözecek olan, halkın feryadına derman olacak siyasete, siyasetçilere…

Onların gündeminde ne var bakalım…

Terörist başını muhatap alıp, kurulan komisyonlar.

Tutuklanan belediye başkanları.

CHP’ye yapılan operasyonlar.

Gözaltına alınan, cezaevine gönderilen parti liderleri.

El konulan holdingler.

Vs.

+++

Hepsini bir araya getirelim.

Karşımıza şu sonuç çıkıyor;

“Halk kendisiyle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir gündeme maruz bırakılıyor.

Sorunlarına çözüm beklerken, sorunların daha da arttığına tanıklık ediyor.

Siyasetçilerin farklı hesapları olduğunu görüp, kendi hesaplarını yapıyor.

O hesap, çarşıya pazara uymuyor ama belki sandığa uyar diye de beklemeye devam ediyor…”

Belki yanılıyor olabiliriz, belki her şey tam tersidir ama bizim gördüğümüz, gözlemlediğimiz durum tam da bundan ibaret…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bsnmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.