Hafta sonundan bu yana gündemde CHP’nin il kongresi var. Kongrenin sonuçlarının ardından herkes Talat Yalaz’ın geleceğine dair görüşler sunmaya başladı. Bazı meslektaşlarım da Yalaz’ın önümüzdeki ilk seçimde milletvekili adayı olacağını savundu. Bu beklenti kendiliğinden ortaya çıkmış değil! Yalaz, performansıyla herkesin kendisini bu göreve yakıştırmasına neden oldu. Yani böyle bir beklenti toplumun içinden çıkan bir talep. Talat Yalaz için özel oluşmuş bir beklenti… +++ Benzer beklentiler geçmişte şehirde çokça yaşandı. Ancak bu gündemi, içinden üst düzey siyasetçi çıkaramayan CHP nedeniyle, veyahut CHP listesinin nasıl yapıldığını zaten bildiğimizden hep AK Parti için konuştuk. AK Parti’yi şehirde en iyi şekilde temsil eden, zor zamanlarda sorumluluk alan, kamuoyu nezdinde kabul görmüş, özgün ağırlığı olan il başkanları için yoğun beklentiler oluşmuştu. Özellikle Dündar Ünlü’nün seçilecek yerde mutlaka olması gerektiği hep söylendi. Ama yazılmadı. Örgütlerin içinden gelmiş isimler listenin lokomotifi olması gerektiği sürekli ifade edildi. Bu noktada Murat Özcan ismi kullanılamadı örneğin. Süleyman Reyhan yine seçilemeyecek yere konuldu. Zihni Çalışkan listeye bile alınmadı. AK Parti’de teşkilatlarda yer alıp vekil olabilen tek isim ancak yıllar önce Salih Koca olabildi. +++ Dediğim gibi, bu talep hep AK Parti için olunca sonuçları da sıkça AK Parti tarafından kurcalandı. Mesela teşkilatın içinden Odunpazarı adayı yapılan Volkan Doğan’ın seçimi çok az farkla kaybetmesi bu noktada hep örnek gösterildi. “Adaylar teşkilatlardan çıkarsa sandığa pozitif etki yapıyor” savları sıkça savunuldu. Aksi olarak, vekil listelerinin ya da belediye başkan adaylarının dışarıdan gelen isimlerle oluşturulmasının sandıktaki negatif etkisi de rakamlarla izah edilmeye çalışıldı. Zira ne zaman AK Parti listeleri kontenjanlardan kurulu olmaya başladı; AK Parti önce Eskişehir’deki birinci parti olma özelliğini kaybetti, sonra 3. Vekilinden de oldu. Bugün yapılan tahminlerde AK Parti’nin çıkaracağı vekil sayısına dair tahminler çok da iç açıcı değil! AK Parti, kendi içinden uzaklaştıkça, yerel değerlerine sırt döndükçe, kendi evlatlarını görmezden geldikçe işler hızlı biçimde aşağıya doğru iniş gösterdi! +++ Böyle bir tabloda, ‘AK Parti’yi üst seviyede partiyi yönetecek isim artık zor bulunur’ derken büyük bir şans ortaya çıktı. Gürhan Albayrak gibi bu şehrin yetiştirdiği ve siyasi yetenekleri fazlaca olan bir isim ortaya çıktı. Kısa sürede şehri yakından tanıyan profili, yoğun çaba ve çalışkanlığı ile “Atom karınca” adıyla anılan Gürhan Albayrak da AK Parti’de farklı görevler yakıştırılan bir isim olmayı şimdiden başardı. +++ Gelelim sadede… CHP’de yıllar sonra bir il başkanı milletvekilliği için yakıştırılıyor hatta bu yönde toplumda bir bekleyiş ortaya çıkıyor. Tahmin etmek çok zor olmasa gerek, Sayın Talat Yalaz, günü geldiğinde listede kendisine en uygun yeri bulacaktır. Zira bugünkü CHP, artık geçmişin aksine farklı yöntemlerle vekil listesi oluşturacak bir hüviyete büründü! Ancak! AK Parti için aynı şeyi söyleyebilir miyiz? Daha bugünden vekil listesinin en üstlerine yazılması gereken isim olarak toplumda karşılık bulan Gürhan Albayrak, CHP’li mevkidaşı gibi gereken değeri görecek midir? Bir Eskişehirli olarak elbette bu yönde bir isteğimiz olabilir. Lakin… AK Parti siyasetinin ilk seçimlerde nasıl şekilleneceğini şimdiden hiç mi hiç öngöremiyoruz. Hele hele AK Parti Genel Merkezinde Eskişehir’in bir kontenjan cenneti olarak görülmeye başlandığı günden beridir geleceğe dair en küçük bir tahminde bile bulunamıyoruz…