Kimseyi küçümsemek elbette istemiyoruz; Ama Eskişehirspor’un büyüklüğünü de inkâr edemeyiz. Diz boyuna gelmiş otlarla örtülü sahaları gördük ya içimiz boşuna acımadı bu nedenle… Elle değiştirilen, yıllar öncesinde kalmış skor tahtalarını görünce yüreğimiz burkuldu. Güvenliğin sağlanamadığı, hunharca saldırıların yapıldığı, bu saldırılarla gurur duyulan, basın mensuplarının dahi sahaya alınmadığı kadar medeniyetten uzak köylerde maçlar oynadık. Köy muhtarları ile muhatap olmak zorunda kaldık. En çok canımızı yakanlardan birisi de; İlin kendi takımının oynadığı stat dururken, Aksaray’da Eskişehirspor’u “3 Numaralı Sentetik Sahada” oynatmaları oldu. Sentetik saha dediklerine bakmayın, halı sahanın biraz büyütülmüşü işte. Halı sahada oynadı yani Eskişehirspor. Oralardan geliyoruz. Unutmayız bunları! +++ “Buralardan arkamıza bile kaçıp gitmeli!” diye düşünürken, Eskişehirspor’un büyüklüğü sadece köy, kasaba şartlarıyla mücadele kısmından çıkardı meseleyi… Sözde Türk Futbolunun en büyükleri devreye girip, Eskişehirspor’u buraya hapsetme planları yaptıklarını gördük. Nasıl da bir anda kenetlendi hepsi! Kendi güçlerini bir araya toplayıp Eskişehirspor’a karşı Voltran’ı oluşturdular. Koca koca lobileri Anadolu efsanesine karşı yarattılar. Tek dert, Eskişehirspor’un yukarı çıkmamasıydı. Nasıl böyle dertlenmesinler ki? Yukarı gelecek bir Eskişehirspor, takımından yöneticisine kadar tahtlarını sallayabilirdi. Eskişehirspor yakın geçmişte bunu önce yapmıştı ve yeniden yapacak kadar da büyüktü! Beri yandan; O arada farklı konulara ilişkin görüşmeler yaptılar mı, artık onu da bilmiyoruz. Onu bilmek durumunda olan devletin güçleridir! Köy muhtarıyla en üsttekilerin buluşması mutlaka radara girmiştir! +++ Neyse konumuzdan ayrılmayalım… Eskişehirspor, sadece halı sahalardan, köylerden, otlardan tarlaya dönmüş sahalardan, tribünü ve skor tahtası dahi olmayan yerlerden kurtulma mücadelesi vermedi. Eskişehirspor, 7 düvele karşı verdiği savaşı kazandı. O nedenle alınan şampiyonluk çok daha anlamlı, çok daha büyük, başka hiçbir takıma nasip olmayacak kadar kutsal bir hale büründü. En önemlisi; Gelecek adına da çok önemli bir mesaj verdi; “Amatör liglerde bu güçlere karşı zafer kazanan bir camia, profesyonel liglerde aynı güçlere karşı çok daha iyisini yapabilir!” Şimdi bu inanç ve gayretle yeni sezonun macerasına çıkacağız. Kuşkusuz yeni döneme dair konuşacak önümüzde çok uzun vakit var. Heybemiz bu konuda çok dolu… Ama şimdi muhteşem şampiyonluğu kutlama zamanı…